Resim yapmak istiyorum. Sarısıyla kırmızısıyla yeşiliyle mavisiyle güzel resimler... Renklerin parmaklarımda karışımını seyretmek istiyorum, kağıtta nasıl kendi yerini bulduğunu görmek aynı zamanda. Resim yapmak beni çocuklaştırır. Ama resimler değiştiğinde aslında ne kadar da büyük olduğunu seyrettirir sana. Öyle resim çizersin ki, hayatının hiçbir yanı resimde değildir. Çünkü çocuklar neyi varsa onu çizerler, büyüdüm diye söylüyorum biz büyükler ne yoksa ne eksikse onu çizeriz resimlere. Anlatmak için çizeriz, boyarız, biraz da çocukluk için muziplik olsun diye.
İşte buraya kadar. Olan oldu. Vazgeçtim. Pes ettim. Olacak olan zaten olacak. Endişelenmeyecektim artık. Bıraktım. Tüm yaşadıklarımı düşündüm hani derler ya; bir film şeridi gibi. Ettiğim mücadeleleri, yaşadığım güçlükleri, uğradığım hayal kırıklarını düşündüm ve vazgeçtim. Hem de her şeyden öylece. Artık kenara geçip yaşamı izlemeye karar verdim boş gözlerle. Yaşam bana ne getirirse onu yaşayacağım. Yaşama hırsını bıraktım. Güzel şeyler yaşamak zorunda değilim. Dünyada güzel şeylere tanıklık eden yüzde beşlik dilimin ortasında olmamın gereği yok. Geri kalan yüzde doksan beşlik dilimin ortasında kaybolacağım. Eminim bu hiçlik bana iyi gelecek. Oturup yalnızca dua edeceğim, hiç çabasız hayata katılacağım. İyi şeyler dileyeceğim. Evet fakat kötü şeyler yaşayacağım. Olsun gün sonunda hiçbir şeyin önemi yok. Kalbimi kinle, nefretle, öfkeyle, kibirle doldurmadım ya. Gün sonunda ona bakıyorum. Dargın olduğum çok şey var evet. Olsun kenarda oturup şükredeceğim yine. Şükredecek çok meselem var
Yorumlar
Yorum Gönder