Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dün-ya

Benim çocukluğum dün buradaydı, bugün yok. Çünkü o dün şuradaydı, bugün yok. Benim yazan elim bugün burada, yarın yok.

Kayıp

Kaybetmek, bir devrim. Anlayamazsınız. Anlarım sanırsınız. Görkemli bir dönüşüm içinde değişen şeyleri sorgularsınız. Değişikliklerin bağırtısında kıvranır durursunuz. Kendinize güzel avuntular ayırırsınız. Anıları taçlandırır, ballandırırsınız. Şimdi ne kadar acı ve ekşi de olsa anıların ballı tadı damağınızda kalır. Hevesiniz kursağınızda kalır. Hayalleriniz... Onlar hep yarım kalır. Bir şeyi tamamlama takıntınız vardır ya hani kandırılırsınız. Kendinizi kandırırsınız. Tamamlanacak diye hayallere aldanırsınız. Ama iyi insan olmak temelinde duramazsınız. Yanılırsınız. Ama hayat bu ya ümitlenirsiniz. Damakta kalan o tat var ya direnirsiniz. Güçlenirsiniz. Daha çok seversiniz. Özlersiniz. Ama kavuşacağız dersiniz. Canım dersiniz. Canlarım dersiniz. Kaybetmedim, kayboldum dersiniz. Başım pamuklu bulutlardan, her yanımda sevdiğim, eskimiş olanı kaldırmış yepyeni bir gerçekliği yüreğime yerleştirmişim... Ama nasıl da güzel kaybolmuşum.

Yarım

Yazıları hep bir sona ulaştırmaya çalışmak, bir sonuca bağlamak için uğraşmak ne kadar mantıklı? Yazılar yaşamın konuları değil mi? Yaşam zaten yarım kalmışlıklardan ibaret. Öyleyse yazılar hep yarım kalmalı. 

Gökyüzünde umut

Bu dışarıda ne var bilmiyorum. Evin içinde sıkışıp kalmış, dışarı bakıyor. Pencere önü onu güçlü hissettiriyor. Ne buluyor bilmiyorum. Sanıyorum ki o da bilmiyor. Gökyüzü belki de. Gökyüzüne bakmayı ihmal etmiyor. Gökyüzü büyülü, uçsuz bucaksız. Tüm sıkışmışlığımızda bizi de kurtaracak bir şey barındırıyordur bu sonsuz görüntü, diyor belki. Ruhum eve sığmıyor ama aynı zamanda ruhum küçük bir odanın içinde daha huzurlu diyor. Neden? Küçük bir odanın içinde, herkesten uzakta kıvrılıp uyumayı veyahut defteri elinde bir şeyler karalamayı, boyama yapmayı, bez bebeğiyle oynamayı huzurlu bulduğu sırada ruhunu harekete geçirip gökyüzünden medet ummasına sebep olan ne? Dünya küçük bir odadan değil ibaret. Kaçamadığı şeyler var belli ki. Zihninden atamadığı, kalbini çürüten şeyler. Besbelli hayatın oyunu içerisinde sıkışıp kalmış fakat ruhunu oyalamaya çalışıyor. Besbelli hayatla yüzleşmekten çekiniyor. Ama ister karşısına çıkıp dimdik dikilsin karşısında ister kapısı kapalı bir odanın içerisind