Bu cehennem çukurunun içinden nasıl çıkacaktım? Besbelli canlı cansız hiçbir şeyin bana yararı dokunamazdı. Buraya nasıl düştüysem öyle çıkmam gerekiyordu. Yeni düşüncelerimle. Cezalar, korkular, ayıplar hiçbiri yok. Sevgi, merhamet, bağışlama var. Tolstoy'un insan ne ile yaşar sorusu gibi bir çıkmazdı bu. Hayatın anlamsızlığı ve korkunçluğu karşısında bizi hala burada tutan bir şeylere ihtiyacımız vardı. İnsan her şeyini kaybedebilirdi. Fakat yaşamaya devam edebilirdi. Bizi yaşatan şeyi Tolstoy keşfetmişti. Ona hak veriyordum. Ama eksik kalıyordum. Yaşıyordum ama bir cehennemde yaşıyordum. Zihnim bir cehennemdi. Kalbim beni iyi edecek şeyi arıyordu. Bu şeyin görünen bir şey olmasını istemiyordum. Gözle görülen şeyler eğilip bükülebilirdi, değişim gösterirdi. Akıldaki şeyler aklın oyununa yenik düşebilirdi. Öyleyse elimde hiçbir şeyim kalmıyordu. Gerçekten bir kurtuluş var mıydı? Gerçekten "iyi" olmayı başarabilir miydik? Yoksa bu çukurun içinde çürüyüp gitmek için zamanı mı bekliyorduk? Bunu kabullenmek istemedim. Kim isterdi ki? Umut her şeyi güzel kılarken kim tüm acizliğini kabul ederdi? Ben etmedim. Umut ettim. Edeceğim.
İşte buraya kadar. Olan oldu. Vazgeçtim. Pes ettim. Olacak olan zaten olacak. Endişelenmeyecektim artık. Bıraktım. Tüm yaşadıklarımı düşündüm hani derler ya; bir film şeridi gibi. Ettiğim mücadeleleri, yaşadığım güçlükleri, uğradığım hayal kırıklarını düşündüm ve vazgeçtim. Hem de her şeyden öylece. Artık kenara geçip yaşamı izlemeye karar verdim boş gözlerle. Yaşam bana ne getirirse onu yaşayacağım. Yaşama hırsını bıraktım. Güzel şeyler yaşamak zorunda değilim. Dünyada güzel şeylere tanıklık eden yüzde beşlik dilimin ortasında olmamın gereği yok. Geri kalan yüzde doksan beşlik dilimin ortasında kaybolacağım. Eminim bu hiçlik bana iyi gelecek. Oturup yalnızca dua edeceğim, hiç çabasız hayata katılacağım. İyi şeyler dileyeceğim. Evet fakat kötü şeyler yaşayacağım. Olsun gün sonunda hiçbir şeyin önemi yok. Kalbimi kinle, nefretle, öfkeyle, kibirle doldurmadım ya. Gün sonunda ona bakıyorum. Dargın olduğum çok şey var evet. Olsun kenarda oturup şükredeceğim yine. Şükredecek çok meselem var
Yorumlar
Yorum Gönder