"Üzgünüm" dedi. Üzgün olmak zorundaydı. Hayatın getirdiği hiçbir şey onu mutlu edemezdi artık. Çünkü öleceğini fark etti. Kendisinin değil, her şeyin ve herkesin. Her şeyin bu denli değersiz fakat aynı zamanda vazgeçilmez olması, bu nasıl olmuştu? Herkesin telaşına dudak büzüyordu. Her şeyin bir ciddiyetle bir şeylere üstün anlamlar yükleyip değer vermesi, gerekirse bunun uğruna bir kalp ya da bir can yıkabilirdi. Bazen yüzbinler ölüyordu. Bir sonrakiler çok daha iyi şartlarda ölebilsin diye. Her kafada ayrı ses, her kalpte ayrı sevda. Herkes bambaşka bilginin peşinde. Kimi de bakıyorsun bilgiyi değil, ilgiyi kovalıyor. Çoğu mide bulandırıyor. Pek azı, olan bitenin farkında. Kimi isyanlarda, şaka mı bu dünya? Kimi şakanın ta kendisi, hep mutlu. Hiç mi düşünmüyor bu insanlar? Bu mutluluğun kaynağı, hangi kandırılmışlığın ürünü? Hep bir amaç ve hedef edindirilerek yaşamaya zorlanan insanlar, ne elde edecekler? Birkaç gülümseme. Belki. Bir belki uğruna... Ölmemeye değer mi? Farkındalığın verdiği sorumluluk ve boşvermişlikle o pek azı dünyada dışlandı. Fakat belki de onlar dünyanın asıl sahipleriydi, kim bilir?
İşte buraya kadar. Olan oldu. Vazgeçtim. Pes ettim. Olacak olan zaten olacak. Endişelenmeyecektim artık. Bıraktım. Tüm yaşadıklarımı düşündüm hani derler ya; bir film şeridi gibi. Ettiğim mücadeleleri, yaşadığım güçlükleri, uğradığım hayal kırıklarını düşündüm ve vazgeçtim. Hem de her şeyden öylece. Artık kenara geçip yaşamı izlemeye karar verdim boş gözlerle. Yaşam bana ne getirirse onu yaşayacağım. Yaşama hırsını bıraktım. Güzel şeyler yaşamak zorunda değilim. Dünyada güzel şeylere tanıklık eden yüzde beşlik dilimin ortasında olmamın gereği yok. Geri kalan yüzde doksan beşlik dilimin ortasında kaybolacağım. Eminim bu hiçlik bana iyi gelecek. Oturup yalnızca dua edeceğim, hiç çabasız hayata katılacağım. İyi şeyler dileyeceğim. Evet fakat kötü şeyler yaşayacağım. Olsun gün sonunda hiçbir şeyin önemi yok. Kalbimi kinle, nefretle, öfkeyle, kibirle doldurmadım ya. Gün sonunda ona bakıyorum. Dargın olduğum çok şey var evet. Olsun kenarda oturup şükredeceğim yine. Şükredecek çok meselem var
Yorumlar
Yorum Gönder